DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Yetkin Dikinciler, George Orwell’in en önemli eserleri arasında yer alan 1984’ü seslendirdi.

Yetkin Dikinciler, George Orwell’in en önemli eserleri arasında yer alan 1984’ü seslendirdi.
REKLAM ALANI
13.01.2021
A+
A-

George Orwell’ın baş yapıtlarından biri olan 1984’ü ünlü oyuncu Yetkin Dikinciler seslendirdi

Can Yayınları tarafından Celâl Üster çevirisiyle yayımlanan 1984’te, bireyselliğin yok edildiği, zihnin kontrol altına alındığı, insanların makineleşmiş kitlelere dönüştürüldüğü totaliter bir dünya düzeni, inanılmaz bir hayal gücüyle, en ince ayrıntısına kadar kurgulanıyor. 1984, geçmişte ve günümüzde dünya sahnesinde tezgâhlanan oyunlar düşünüldüğünde, ütopik olduğu kadar oldukça gerçekçi bir roman.

Yetkin Dikinciler, seslendirmeyle ilgili görüşlerini paylaştı ve; ‘Eser, deyim yerindeyse ‘sarsıcı’, hatta adeta ‘zihnimi ve ruhumu silkeledi’ desem, abartmış olmam. Aslında, “ben böyle düşünüyorum” dediğimizde, varsaydığımız, zannettiğimiz bir “ben”den bahsediyor olabileceğimiz kuşkusunu, ürpertisini düşürüveriyor içimize. İçimiz, ne kadar içimizse tabii. Herkesin kendimiz gibi olmasını beklediğimiz, bencil iç dünyamızda, hakikatte kendimizin “herkes” gibi olmaya başlaması. Rahat, konforlu ve en önemlisi yasal. Herkes, herkesin, herkesleşmesini istiyor gibi. İşte, bu hissedişlerle okudum “1984”ü. Dil insanda yaşar. Doğru, ama insan, dilde yaşamaya başlıyor, hatta, konuştuğu dil kadar yaşıyor, düşünüyor. Herkes, anlamın değil, “aynı şeyi anlamanın” peşinde. Bu eseri seslendirirken, bana var olduğunu zannettiğim “ben”i unutturan Orwell’a, onun “yazdıklarımı unut, kendini herkesleşmeden oku” diyen “kardeşliğine” sadakat yegâne amacım oldu. “Her”kese, iyi dinlemeler.’ dedi.

 

Kaynak: Zirve Haber Ajansı [ZHA]

REKLAM ALANI